06 Eylül 2020

30.CÜZÜ TANIYALIM


Bu cüzde Nebe, Naziat, Abese, Tekvir, İnfitar, Mutaffifin, İnşikak, Buruc, Tarık, Âla, Ğaşiye, Fecr, Beled, Şems, Leyl, Duha, İnşirah, Tin, Alak, Kadr, Beyyine, Zilzal, Adiyat, Karia, Tekasür, Asr, Hümeze, Fil, Kureyş, Maun, Kevser, Kafirun, Nasr, Mesed, İhlas, Felak ve Nas sûreleri yer alır. Beyyine, Zilzal ve Nasr Sûreleri Medine'de, diğerleri de Mekke'de nazil olmuştur.

Nebe Sûresi

Nebe, haber demektir. Buradaki haberden maksat kıyametin haberidir. Sûreyi üç bölümde incelemek mümkündür.1-16 ayetler arasında kıyametin kopmasından şüphe duyanlara "ileride farkına varacaklar" ikazı yapıldıktan sonra Allah Teâlâ'nın varlığının delillerinden bazıları anlatılır. Yerin bir döşek gibi yaratıldığından, dağların yere sağlamlık kazandırmak için çivi gibi çakıldığından ve türlü türlü nimetlerin yaratıldığından bahsedilir.

17-30 ayetler arasında kıyametin kopma şeklinden ve cehenneme girenlerin karşılaşacağı dehşetli manzaralar anlatılır.31-40 ayetler arasında ise cennete girenlerin göreceği nimetler ile Allah Teâlâ'nın huzurunda izin almadan kimsenin konuşamayacağından ve hesap günü geldiğinde kafirlerin toprak olmayı isteyecekleri anlatılır.

Naziat Sûresi

Naziat, zorla çekip çıkaran demektir. Bunlar kafirlerin canlarını zorla çekip çıkaran ölüm melekleridir.1-14 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın verdiği görevleri yerine getiren meleklerin vazifelerinden ve kıyametin kesinlikle kopacağından bahsedilir.15-26 ayetler arasında Hazreti Musa'dan ve iman etmeyen firavundan bahsedilir. Firavun kendisini ilah olarak görecek kadar ileri gitmesine rağmen Allah Teâlâ onu uyarmak için Peygamber göndermiştir.

27-46 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın yüceliğinden, kıyametin kopacağından ve kıyametin kopma gününün Allah'tan başka kimse tarafından bilinmediğinden ve cehennemin dehşetli bir yer olduğundan bahsedilir.

Abese Sûresi

Abese, yüzünü astı, eşitti demektir. Hazreti peygamberin uyarıldığı sûrelerden biridir.1-16 ayetler arasında Hazreti Peygamberin uyarılması anlatılır. Rivayetlere göre Peygamber efendimiz Mekke'nin ileri gelenleri ile bir mecliste otururken âma olan Abdullah b. Ümmü Mektum Rasûlullah'a seslenir. Peygamber efendimiz Mekke'nin ileri gelenlerini hep bir arada bulamadığı için yüzünü o eşitir ve meclise döner. Bunun üzerine Allah Teâlâ Peygamber efendimizi uyarır.

17-32 ayetler arasında insanın nankör olduğu anlatılır. Zira o yoktan var edilmiş ve kendisine türlü nimetler verilmiş, yine de nankörlük etmiştir.33-42 ayetler arasında kıyametin kopmasından ve koptuktan sonra aile fertlerinin birbirlerinden kaçmaları anlatılır. Bazı yüzlerin ak bazı yüzlerin ise kara olacağı da anlatılır.

Tekvir Sûresi

Tekvir, güneşin ışığının ve enerjisinin alınıp dürülmesi demektir.1-14 ayetler arasında kıyametin kopma şeklinden bahsedilir. Güneşin ışığının alınması, yıldızların dökülmesi gibi. Ayrıca diri diri toprağa gömülen kız çocuklarına Allah Teâlâ "Neden gömüldüklerini soracak" onları gömenleri muhatap bile almayacak.

15-29 ayetler arasında Allah Teâlâ yeminli ifade ile Kuran'ın değerli olan Cebrail aracılığıyla gelen bir kitap olduğu, onun şair ve kahin sözü olmadığı ve dileyenin öğüt alacağı anlatılır.

İnfitar Sûresi

İnfitar, parçalanma/yarılma demektir.1-19 ayetler arasında önce kıyametin kopma esnasında vuku bulacak bazı gök ve yer olaylarından sonra insanın hiçbir şey değilken Allah'a meydan okumaya iten sebebin ne olduğu sorulur. Ardından din gününde kimsenin kimseye hiçbir fayda veremeyeceği anlatılır.Mutaffifin, ticarete dolandırıcılık katan kişi demektir.

1-6 ayetler arasında ölçü ve tartıda hile yapanların Allah Teâlâ'nın huzuruna toplanıp hesap vereceği anlatılır.7-17 ayetler arasında facirlerin, günahı işlemekten utanmayanların siccin isimli cehenneme atılacağı anlatılır. Allah Teâlâ'nın cemalinden mahrum edilecekleri anlatılır.18-36 ayetler arasında iyilerin nimetler içinde olacakları, zira dünyada kafirlerin alaylarına maruz kaldıkları ve sabrederek cenneti hak edişleri anlatılır.

İnşikak Sûresi

İnşikak, yarılma demektir. Burada göğün yarılması anlamındadır.1-15 ayetler arasında kıyametin kopması esnasında vuku bulacak göğün yarılması, yerin yayılması ve insanın eninde sonunda Rabbine kavuşması, hesap kitabı sağdan verilenlerin kolaylık göreceği, kitabı soldan verilenlerin ise zorluk çekeceği anlatılır.

16-25 ayetler arasında Allah eâlâ bazı zamansal olaylara yemin vurgusu yaptıktan sonra insanın ahiret gününde halden hale gireceğini belirtir. Bazı kimselerin iman etmekten imtina ettiği, bazılarının ise iman ettiği vurgulanır.

Buruc Sûresi

Buruc, gökteki yıldızlar grubuna denir. Burc kelimesinin çoğuludur.1-11 ayetler arasında ateş çukuruna atılan müminlerin ve onlara bu azabı reva gören kafirlerin durumundan bahsedilir.12-22 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın azabının çetin olduğundan, onun affeden ve seven olduğundan, arşın sahibi olduğundan ve dilediğini yaptığından bahsedilir.

Tarık Sûresi

Tarık, delip geçen yıldız demektir.1-17 ayetler arasında insanın kendi yaratılışına bakması gerektiği, Allah'ın huzurunda hiçbir gücün onu korumayacağı ve tuzak kuranlara Allah Teâlâ'nın fırsat verdiği zira tuzakları boşa çıkaranın Allah olduğu anlatılır.

Âla Sûresi

Âla, en yüce demektir.1-19 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın yüceliğinden, öğüdün Allah'tan korkana fayda vereceği, eşkıya ruhlu kimseye fayda vermeyeceği ve dünya hayatı yerine ahiret hayatının daha tercihe şayan olduğu anlatılır.

Ğaşiye Sûresi

Ğaşiye, kaplayan, örten demektir. Her tarafı kuşatacak olan kıyamet anlamındadır.1-16 ayetler arasında kıyamet günü geldiğinde yüzlerin korkudan donup kalacağı, dünya hayatını boş şeyler ile dolduran kimsenin cehenneme atılacağı ve bazı yüzlerin çok güzel olacağı,cennet nimetlerine kavuşacağı anlatılır.17-26 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın varlığının delillerinden bazıları anlatılır. Devenin yaratılışı, göklerin ve yerin yaratılış şekilleri anlatılır. Son olarak da peygamber efendimize hitaben: "Sen onların üzerine zorba değilsin. Dileyen iman eder dileyen etmez, onların hesabının Allah'a ait olduğu vurgulanır"

Fecr Sûresi

Fecr, sabah namazı vakti aydınlığı demektir.1-14 ayetler arasında Allah Teâlâ bazı zamansal olaylara yemin eder. Ardından akıllarını kullanamadıkları için helak edilen kavimlerden bir kaç tanesi anlatılır. Kendisinin daima gözetleme yaptığı vurgusu yapılır.15-30 ayetler arasında insanın nimet kazandığı zaman kendisine değer verildiğini, nimet elinden alındığı zaman ise nankörlük yaptığı anlatılır. İnsanın kıyamet koptuktan sonra aklını başına alacağı ama bunun da fayda vermeyeceği vurgusu yapılır. Ardından mütmain nefsin razı olunmuş bir şekilde cennete gireceği söylenir ve sûre biter.

Beled Sûresi

Beled, şehir demektir. Burada Mekke şehri anlamındadır.1-20 âyetler arasında öncelikle kendisini yenilmez zanneden insanın da yenileceği anlatılır. Sonra akabe'nin ne olduğunun cevabı verilir. Son olarak da hesap kitaplarını sağdan veya soldan alanların durumuna değinilir.


Şems Sûresi

Şems, güneş demektir.1-15 âyetler arasında Allah Teala bazı zamansal olaylara yemin ettikten sonra insana iyiliğin de kötülüğün de ilham edildiğini anlatır. Ama insan iyi olmak yerine kötü olmayı tercih etti. Son olarak da Salih peygamberin mucizesi olan deveyi kesenlerin karşılaşacağı ceza söylenir.

Leyl Sûresi

Leyl, gece vakti demektir.1-21 âyetler arasında Allah Teala bazı zamansal olaylara yemin ettikten sonra insanların değişik işler yaptığını belirtir. Bazıları kötülük yapmayı huy edindiği için ona kötülük yapmak kolay gelir. Bazıları da iyi olmayı huy edindiği için ona iyilik yapmak kolay gelir.

Duha Sûresi

Duha, kuşluk vaktinin başlangıcıdır.1-11 âyetler arasında Allah Teala bazı zamansal olaylara yemin ettikten sonra peygamber efendimizi yalnız bırakmayacağını belirtir. Sonra peygamber efendimizin de yapmasını istediği bazı davranışları hatırlatır.

İnşirah Sûresi

İnşirah, gönül rahatlığı demektir.1-8 âyetler arasında Allah Teala Peygamber efendimize ihsan ettiği bazı nimetleri hatırlatır. Her zorluğun içinde bir kolaylığın olduğu iki defa vurgulanır ve daima Allah'a yönelinmesi gerektiği ifade edilir.

Tin Sûresi

Tin, incir demektir. İncirin kendisi ya da yetiştiği yer kast edilmiştir.1-8 âyetler arasında incir, zeytin, Sina dağı ve Mekke'ye yemin edildikten sonra insanın en mükemmel şekilde yaratıldığı; iman eden ve salih amel işleyenler hariç insanların cehennemin dibine girecekleri vurgusu yapılır.

Alak Sûresi

Alak, kan pıhtısı demektir.1-19 âyetler arasında kandan yaratılan insanın okuması gerektiği, ancak insanın kendisini ilahtan müstağni gördüğü ve Allah'a meydan okuduğu anlatılır. Allah teala da bu meydan okumaya cevap verir ve cehennem zebanileri ile bu meydan okuyanları karşılayacağını belirtir.

Kadr Sûresi

Kadr, değer demektir.1-5 âyetler arasında kadir gecesinin değerinden ve değerini neden aldığından bahsedilir.

Beyyine Sûresi

Beyyine, kesin bilgi demektir.1-8 âyetler arasında ehli kitabın kesin delillere rağmen inatları ve kıskançlıkları nedeniyle iman etmedikleri anlatılır. Sonra müminlerin yer yüzünün en hayırlı canlısı olduğu, kafirlerin ise en kötü canlısı olduğu vurgulanır.

Zilzal Sûresi

Zilzal, deprem demektir.1-8 âyetler arasında kıyamet öncesi vuku bulacak olan deprem ve sonuçlarından bahsedilir. Bu deprem tüm dünyayı yok edecek ve en ufak iyiliği ya da kötülüğü olan insan bunun karşılığını mutlaka görecektir.

Adiyat Sûresi

Adiyat, koşan atlar demektir.1-11 âyetler arasında Allah Teala atlı süvarilerin savaş durumlarını anlattıktan sonra insanın Rabbine karşı çok nankör olduğu ve kendisinin de buna şahit olduğu anlatılır.

Karia Sûresi

Karia, ansızın gelen demektir.1-11 âyetler arasında ansızın gelecek olan kıyamet ve sonrasındaki hesap verme olayı anlatılır.

Tekasür Sûresi

Tekasür, çoklukla övünme demektir.1-8 âyetler arasında çoklukla övünmenin kötü bir ahlak olduğu ve her nimetin hesabının sorulacağı vurgusu yapılır.

Asr Sûresi

Asr, zaman dilimi demektir.1-3 âyetler arasında iman edenler, salih amel işleyenler,sabrı ve hakkı tavsiyeleşenler hariç herkesin zararda olduğu vurgulanır.

Hümeze Sûresi

Hümeze, yüz hareketleri ile küçümsemek, alaya almak demektir.1-9 âyetler arasında insanın onuruna yakışmayacak şekilde onunla sesli veya sessiz alay etmenin ne kadar büyük cezalara sebep olacağı anlatılır.

Fil Sûresi

Fil, malum hayvandır.1-5 âyetler arasında Peygamber efendimizin doğumundan önce vuku bulan fil olayı anlatılır.

Kureyş Sûresi

Kureyş, Peygamber efendimizin de içinde bulunduğu üst kimlik kabiledir.1-4 âyetler arasında Kureyş kabilesine verilen güvenlik ve ekonomik zenginlik nimeti anlatılır. Bu nimetlerin karşılığında ise onlardan ibadet etmeleri istenir.

Maun Sûresi

Maun, küçük yardım demektir.1-7 âyetler arasında ibadetin içine riyanın karışmaması gerektiği ve yardımseverlik vurgusu yapılır.

Kevser Sûresi

Kevser, bolluk demektir.1-3 âyetler arasında Peygamber efendimizin şahsı manevisinin Allah Teala tarafından korunmuş olduğu anlatılır. Ona söz ile dahi dokunanın mutlaka karşılığını göreceği vurgulanır.

Kafirun Sûresi

Kafirun, kafirler demektir.1-6 âyetler arasında kafirlerin dinlerinden uzak durulması gerektiği anlatılır.

Nasr Sûresi

Nasr, yardım ve zafer demektir.1-3 âyetler arasında Peygamber efendimize, Allah'tan gelen yardım ne kadar büyük olursa olsun daima istiğfar ve tevbeyi bırakmaması gerektiği anlatılır.

Tebbet Sûresi

Tebbet, ellerin kuruması anlamında beddua olarak kullanılır.1-5 âyetler arasında Peygamber efendimize sürekli sıkıntı çıkaran Ebu leheb ve karısının beraberce cehenneme gireceği anlatılır.

İhlas Sûresi

İhlas, arındırma demektir. Burada Allah'a olan imanı şirkten arındırma anlamına gelir.1-4 âyetler arasında Allah Teala'nın tek ilah olduğu, kimseye muhtaç olmadığı, kimsenin babası ya da evladı olmadığı ve kimsenin ona denk olmadığı anlatılır.

Felak Sûresi

Felak, yarılma demektir. Burada sabahın geceden yarılarak çıkması anlamındadır.1-5 âyetler arasında her türlü yaratığın şerrinden sabahın Rabbine sığınılması gerektiği anlatılır.

Nas Sûresi

Nas, insan demektir.1-6 âyetler arasında her türlü maddi ve manevi sıkıntıdan, nazardan, büyüden Allah'a sığınılması gerektiği anlatılır.

Kitap: Kuran'ı Cüz Cüz Tanıyalım

Yazar: Murat Padak 

03 Eylül 2020

29.CÜZÜ TANIYALIM


Bu cüzde Mülk, Kalem, Hakka, Mearic, Nuh, Cin, Müzzemmil, Müddessir, Kıyamet, İnsan ve Mürselat Sûreleri yer almaktadır. İnsan sûresi Medine'de diğerleri Mekke'de nazil olmuştur.

Mülk Sûresi

Yönetim demektir. Tüm canlıların ve cansızların idaresi Allah'a aittir. Ahiret hayatı ve Allah teâlânın varlığının delillerinden bazıları anlatılır.1-18 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın yüceliğinden, onun semayı muazzam bir şekilde yarattığından, cehennemin dehşetli bir yer olduğundan, oraya girenlerin suçlarını itiraf edeceğinden, Allah Teâlâ'nın tüm gizlilikleri bildiğinden, yer yüzünün insanın yaşam biçimine uygun olarak yaratıldığından bahsedilir.

19-30 ayetler arasında Allah Teâlâ'nın varlığının delillerinden bazıları anlatılır. Kıyametin kesinlikle kopacağı, koptuğu zaman kafirlerin yüzlerinin kapkara olacağı, Allah'tan başka koruyan ve kollayan olmadığı, su kesilse ondan başka kimsenin bir su bile var edemeyeceği anlatılır.

Kalem Sûresi

1-16 ayetler arasında Hazreti Peygamberin önemli ve örnek bir şahsiyet olduğundan bahsedilir. Ayrıca Hazreti Peygambere karşı komplo kuran bir takım kişiliksiz ve soysuzların burunlarından tutularak yakalanacağı haber verilir.

17-33 ayetler arasında bahçe sahibi üç arkadaşın durumları anlatılır. Bahçeden toplanan mahsulü kimseye vermemek için sabah erkenden hasat etmeye gitmeye karar verirler. Allah Teâlâ da onların bahçelerine bir felaket gönderir. Onlar pişman olurlar ama iş işten geçmiş olur.

34-52 ayetler arasında müminlerin kafirler gibi olmadıkları, kafirlerin yaptıkları suçların cezasını çekecekleri, Allah Teâlâ'nın onların hesabını bizzat kendisinin soracağı anlatılır. Ayrıca Peygamber efendimize Yunus peygamber gibi acele etmemesi gerektiği de anlatılır. Hazreti Yunus Allah'tan bir izin gelmeden kavmini terk etmiş, Allah Teâlâ da onu fırtına, deniz, balina ile imtihan etmiştir. Son ayetlerde ise kafirlerin gözleri ile peygamber efendimize neredeyse nazar edecekleri anlatılmıştır.

Hakka Sûresi

Hakka, burada helak edilen kavimlere geleceği vaat edilen azabın hak olduğu anlamındadır.1-12 ayetler arasında Semud kavmi ve Firavun halkının iman etmediği, peygamberlerini yalanladıkları için azabı hak ettikleri anlatılır.

13-52 ayetler arasında kıyametin kopacağı, sura üfürüleceği, bazılarının kitaplarını sağdan alacakları, bazılarının ise soldan alacakları anlatılır. Kitabını sağdan alanların sevinç içinde olacakları, soldan alanların ise helak olmak istedikleri anlatılır. Kıyamet gününde samimi dostların kalmayacağı, herkesin kendi hesabını kendisinin vereceği, Kuran'ın Allah kelamı olduğu, eğer peygamber kendi katından Allah adına bir şeyler uydursa idi Allah Teâlâ tarafından şah damarının kesileceği anlatılır. Yani Hazreti peygamber Allah'tan izin almadan dini bir emir ve yasakta bulunmamıştır.

Mearic Sûresi

Merdivenler demektir. Mirac kelimesinin çoğuludur. Ana konusu ahiret hayatıdır.1-18 ayetler arasında kıyametin kopmasından, kafirleri koruyacak kimsenin olmayacağından, Meleklerin ve Cebrail'in as elli bin seneye tekabül eden bir gün içinde Allah'ın yanına çıktıklarından, kişinin kıyametten sonra kendisini kurtarmak için sahip olduğu herşeyi feda edeceğinden bahsedilir.

19-44 ayetler arasında insanın, başına bir iyilik geldiği zaman sevinen, bir kötülük geldiği zaman velvele koparan bir şekilde olduğu, namaz kılanların, namazlarına devam edenlerin, fakir fukara hakkı gözetenlerin ise iyilerden oldukları, Allah'a ve ahiret gününe iman etmekten imtina edenlerin kendi hallerine bırakılmaları, onların hesabını Allah'ın göreceği anlatılır.

Nuh Sûresi

Nuh peygamberin mücadelesi anlatılır bu sûrede. 1-28 ayetler arasında Nuh peygamberin davası ve daveti anlatılır. Gece gündüz, gizli ve açık kavmini davet eder ama kavmi putlara tapmaktan vaz geçmez. Hazreti Nuh'un kavminin taptığı Yeğus, Yeuk, Nesr adlı putlardan bahsedilir. Son ayetlerde ise Hazreti Nuh'un kafirler için yaptığı beddua ve iman edenler için yaptığı dua yer alır.

Cin Sûresi

Hazreti Peygamber dinlemeye gelen cinlerin konuşmaları anlatılır.1-28 ayetler arasında Hazreti peygamberi gizlice dinleyen cinlerin konuşmaları yer alır. Bu konuşmalara göre:Cinlerin bir kısmı mümin, bir kısmı da kafirdir. Cinler Vahyi elde etmek için melekleri takip ederken bir ateş topu tarafından uzaklaştırıldıkları, gaybı Allah'tan başka kimse bilmez.

Müzzemmil Sûresi

Örtüsüne bürünen demektir. Peygamber efendimiz ilk vahyi aldıktan sonra bir titreme almış. Bunun üzerine üstüne bir örtü çekerek ısınmaya çalışmıştır. Rabbimiz Teâlâ da ona "ey örtüye bürünen!" diye hitap etmiştir.1-20 ayetler arasında Peygamber efendimize gece namazına kalkması emredilmiş, müminlerin de buna iştirak ettikleri vurgulanmıştır. Gece ibadetine dikkat çekilir, gece ibadetinin çok etkili olduğu ifade edilmiştir. Kıyametin bazı sahneleri de sûre içinde yer almaktadır.

Müddessir Sûresi

Örtüsüne bürünen demektir. Peygamber efendimiz ilk vahyi aldıktan sonra bir titremiştir. Örtüye bürünen peygamber efendimize Allah Teâlâ: "Ey örtüsüne bürünen!" diye hitap etmiştir.1-31 ayetler arasında Allah Teâlâ peygamber efendimize kalkıp kavmini uyarmasını istemiştir. Peygamber efendimiz de kavmini toplayıp halkını uyarmıştır. Ancak bazı kimseler peygamber efendimizi dinleyip, sözlerini düşündükten sonra iman etmekten vazgeçmişlerdir. Allah Teâlâ da bu durumu bu ayetlerde anlatmıştır.

32-56 ayetler arasında kıyametin kopmasından, cehenneme girenlerin cehenneme girme sebeplerinin başında namaz kılmadıkları, miskinlere yardım etmedikleri ve oyun eğlenceye dalanlarla birlikte daldıkları anlatılır. Bu kimselere kimsenin şefaat etmeyeceği, şefaatin fayda vermeyeceği, aslandan kaçan zebralar gibi Kuran'dan kaçtıkları da anlatılır.

Kıyame Sûresi

Kıyamet gününün ismidir. Ayağa kalkma demektir. Herkesin öldükten sonra ayağa kalkmasını ifade etmek için kıyamet kelimesi kullanılmıştır.1-40 ayetler arasında kıyamet gününe yemin edilir, Allah Teâlâ'nın parmak uçlarındaki çizgileri dahi bir araya getireceği, vahiy alan peygamber efendimizin vahiy esnasında acele etmemesi gerektiği de anlatılır. İnsanın dünyayı çok sevdiği, kıyamet gününde bazı yüzlerin parıldar olduğu, can boğaza geldiği zaman geri dönüşün olmadığı ve Allah Teâlâ'nın yüceliğinden bahsedilir.

İnsan Sûresi/Dehr Sûresi

Medine'de nazil olmuştur. Konusu ahiret hayatıdır.1-23 ayetler arasında insanın, yaratılmadan önceki halini hatırlamadığı, insana hak ve batıl iki yolun gösterildiği, iyilerin cennete girmelerine vesile olan ameller, bu amellerin başında karşılık beklemeden yapılan yardımlar, cennet ehline verilen nimetler anlatılır.24-31 ayetler arasında sabır, zikir, namaz emredilir. Kuran'ın zikir olduğu, dileyenin öğüt alacağı, dileyenin almayacağı, Allah Teâlâ'nın dilediği kimseyi de rahmetine dahil edeceği anlatılır.

Mürselat Sûresi

Gönderilenler demektir. Bununla maksat meleklerdir. Sûrede on defa "O gün geldiğinde yalanlayanların vay haline!" geçmektedir.1-19 ayetler arasında Allah Teâlâ tarafından gönderilen meleklere yemin edilir ardından kıyametin kesinlikle kopacağı ve ahiret hayatının hak olduğu vurgulanır.

20-50 ayetler arasında insanın yaratılışından, yerin ve göğün yaratılış şeklinden, kıyametin kopma şeklinden, dingününü inkâr edenlerin ceza göreceğinden, müttakilerin cennete gireceğinden, Allah'ın sözünden başka söze inananmamak gerektiğinden bahsedilir.

Kitap: Kuran'ı Cüz cüz Tanıyalım 

Yazar: Murat Padak

02 Eylül 2020

28.CÜZÜ TANIYALIM



Bu cüzde Mücadele, Haşr, Mümtehine, Saff, Cuma, Münafikun, Teğabun, Talak ve Tahrim sûreleri yer almaktadır. Bu cüzdeki sûrelerin tamamı Medine'de nazil olmuştur.

Mücadele Sûresi

Zihar konusunda Hazreti peygamberle konuşan konuşan bir kadının durumu üzerine nazil olmuştur. Cahiliye döneminde bazı erkekler eşlerine zihar yaparlardı. Zihar: Bir erkeğin karısına "sen annem gibisin, bacım gibisin, elin annemin eli gibi olsun, sırtın annemin sırtı gibi olsun" ve benzeri sözler söylemesidir. Böyle söyledikleri zaman kadın boşanmış sayılmadığı gibi, kocasına da eş kabul edilmezdi. Ne kocaya varabilir ne de eski kocasının eşi kabul edilirdi. İslamiyet bu tür sözleri bir cezaya çarptırmıştır.

1-4 ayetler arasında zihar olayı ve hükümleri vardır. Buna göre bir erkek zihar sözleri söylerse ceza olarak varsa bir köle azat edecek, köle yoksa altmış gün oruç tutacak, oruç tutamayacak durumda ise altmış fakiri doyuracaktır.

5-13 ayetler arasında Allah ve Resulüne karşı gelenlerin alacağı ceza, Allah Teâlâ'nın tüm gizli konuşmalara vakıf olduğu, hayırlı işler hariç fısıltı,gizli işlerin şeytanın işi olduğu, meclisleri yeni gelenlere açık tutma ve peygambere gereksiz yere soru sormamak gerektiği anlatılır.

14-22 ayetler arasında şeytanın etkisi altına girmiş şeytan askeri olmuş münafıkların durumu ve Allah'tan başka otorite kabul etmeyen müminlerin durumundan bahsedilir.

Haşr Sûresi

Haşr burada sürgün anlamına gelmektedir. Yahudilerin sürgün edilmesinden bahsedilir. Beni Nadir'in Medine'den sürgün edilmesi olayı anlatılır.1-10 ayetler arasında yahudilerin sürgün edilmesi, savaşta elde edilen ganimeti taksim edilmesi, kendilerine hicret eden muhacirlere evlerini ve gönüllerini açan ensarın Allah katındaki değeri ve müminlerin kendilerinden önce gelen diğer müminlere dua etmesinden bahsedilir.

11-17 ayetler arasında münafıkların yapmayacakları sözler vermesinden, münafıkların Allah'tan korkmak yerine müminlerden korkması, şeytanın önce insanı kandırıp Allah'ın huzurunda ise insanı kendi başına bırakması anlatılır.18-24 ayetler arasında insanın yarın ne hazırladığına bakması gerektiği ve Allah'ın güzel isimleri anlatılır.

Mümtehine Sûresi

İmtihan demektir. Mekke'den Medine'ye sığınan kadınların niçin geldiklerini sormak gerektiği anlatılır.1-9 ayetleri arasında Allah'a ve müminlere düşmanlık yapanların velayetini kabul etmemek gerektiği, kıyamet gününde hiçbir şeyin fayda vermeyeceği, Hazreti İbrahim'in kendi babasına bile yardım edemeyeceği, İbrahim peygamberde müminler için güzel öğütlerin olduğu, müslümanları öldürmeyen ve onlara zarar vermeyen kimselere karışmamak gerektiği anlatılır.

10-13 ayetler arasında Mekke'den Medine'ye gelen kadınlara soru sorulması (imtihan) gerektiği, eğer dini gerekçelerle kaçmışsa ona sahip çıkılması gerektiği, ancak şahsi nedenler yüzünden kaçmışsa iade edilmesi gerektiği anlatılır.

Saff Sûresi

Sıra halinde olmak demektir. Müminlerin savaşta sıra halinde olmasından dolayı sûre bu isimle anılmıştır. 1-14 ayetler arasında verilen sözü yerine getirmek gerektiğinden, aksi takdirde bu durumun Allah'ın öfkesine sebebiyet vereceğinden, Hazreti İsa’nın peygamber efendimizin geleceğini müjdelemesinden, azaptan kurtaracak olan ticaretten, bu ticaretin: Allah'a iman, peygambere iman etmek, mal ve can ile Allah yolunda çalışmaktan ibaret olduğundan ve Allah'ın dininin yardımcıları olmak gerektiğinden bahsedilir.

Cuma Sûresi

Cuma namazından bahsedilir. 1-11 ayetler arasında Allah'ı göklerde ve yerde olan herşeyin tesbih ettiğinden, peygamberin öneminden, dinlerinin gereğini yerine getirmeyenlerin kitap yüklü merkep gibi olduğundan, cuma ezanı okunduğu zaman namaza gelmekten ve hatibi hutbede dinlemek gerektiğinden bahsedilir.

Münafikun Sûresi

Münafıkların durumundan bahsedilir. 1-11 ayetler arasında münafıkların peygamberin huzuruna çıktıkları zaman doğruları konuştukları ama gerçekte yalancı oldukları, istiğfara yanaşmadıkları, yalan söyledikleri kesin olmasına rağmen yine de inkâr ettikleri, ölüm gelmeden önce infakta bulunmak gerektiği anlatılır. 

Teğabun Sûresi

Aldanma demektir. Kıyametin bir ismidir. Zira bir çok insan o gün beklentilerini göremeyince aldandıklarını anlayacaklar.1-18 ayetler arasında Allah'ı göklerde ve yerde olan herşeyin tesbih ettiğinden, kafirlerin kıyametten sonra dirileceklerine inanmadıkları, kıyamet koptuktan sonra bazı insanların beklentileri çıkmayacağı için aldanmış oldukları, eşlerden ve çocuklardan bazılarının düşman oldukları, onlara karşı dikkatli olmak gerektiği, gücün yettiği kadar Allah'tan korkmak gerektiği ve ihtiyaç sahiplerine ödünç vermek gerektiği anlatılır.

Talak Sûresi

Boşama demektir. Boşanma ve sonuçlarından bahsedilir.1-12 ayetler arasında boşanmadan, boşanma sonrası tahakkuk eden nafaka, iddet ve mesken hakkından, takvalı olmanın insana çok şey kazandıracağından, Allah'ın emirlerine karşı gelenlerin şiddetli bir şekilde hesaba çekileceğinden ve Allah Teâlâ'nın yüceliğinden bahsedilir.

Tahrim Sûresi

Haram kılmak demektir. Hazreti Peygamberin rivayetlere rahatsız edici kokusu olduğunu zannettiği balı eşinin isteği üzerine kendisine yasak kılmasından bahsedilir.1-5 ayetler arasında helal olan bir şeyin gerekçe olmadan haram sayılmaması gerektiğinden ve Allah Teâlâ'nın Peygamber efendimize Kuran vahyi dışında da bilgi verdiğinden bahsedilir.

6-12 ayetler arasında müminlerin, ailelerini ateşten korumaları gerektiği, samimi bir şekilde tövbe etmekten, kafir ve münafıklara karşı sert olmaktan, ayrıca dört kadından bahsedilir. Nuh ve Lut peygamberin nikahı altında olmasına rağmen iman etmeyen karılarından ve Firavun gibi bir zorbanın nikahı altında olmasına rağmen yine de iman eden firavunun eşinden bahsedilir. Dördüncü olarak Hz.Meryem'in iffetli bir kadın olduğundan bahsedilir ve sûre biter.

Kitap: Kuran'ı Cüz Cüz Tanıyalım

Yazar : Murat Padak

Asım Kıraatinin Hafs Rivayetine Göre Bilinmesi Gereken Kelimeler Testi

         Kıymetli Kuran Dostları ! Asım kıraatinin Hafs rivayetine göre bilinmesi gereken özel kelimelerle alakalı testimiz yayınlandı  Kola...